Astrolojik yeni ay, ayda bir defa Güneş ve Ay’ın kavuşum yaptığı (Dünya’dan bakılınca üst üste olduğu) birleşime deniyor. Ay’ın hiç görünmediği bu anın ardından Ay Güneş’ten uzaklaşmaya ve büyümeye başlıyor.
Bu büyüme dolunaya kadar, yaklaşık 14 gün devam ediyor. Bu 14 günlük dönemde, doğan YENİ AY enerjisi giderek azalıyor. En güçlü enerji yeni ay ve takip eden birkaç günde.
Yeni ay enerjisi, basitçe, yeni başlangıçlara güç veren bir enerji.
Dolunay ise tamamlanma, kapatma, olgunlaştırma, bitirme enerjisi.
Bu basit astrolojik bilgilere göre insanın hayatını düzenlemesi çok şeyi kolaylaştırıyor. Aklınızda olsun.
*****
16 Nisan Pazartesi günü, sabaha karşı astrolojik yeni ay doğacak.
Yeni hafta başlarken taze bir meltem gibi doğan bu enerji, öyle dolunaylar gibi içimizi dışımıza çıkarmıyor. Panik yok!
Yeni ay, bildiğimiz yerden geliyor.
Bir süredir etkisi altında olduğumuz konular, temalar, canımıza tak ediyor bu ara. Tanıdık etki oradan…
Yeni ayın faydasını almak istiyorsak, nereye bakacağımızı bilmemiz gerekiyor.
Bunun için iki şey yapıyorum:
- Bu yazıda enerjiyi tercüme ediyorum.
- Yeni Ay Meditasyonu ve Yeni Başlangıçlar Ritüeli yaptırıyorum ki kendi özümüzden gelen yönü anlayabilelim. Katılmak isterseniz detaylar burada.
*****
Yeni Ay Enerjisini Anlayalım…
Enerjiyi net tercüme edebilmek için, bazı sorgulamalara girmenize ihtiyacım var.
Son günlerde bir döngünün içinde sıkışmış hissediyor musunuz?
Bu döngü, fark ettiğiniz veya deve kuşu misali kafanızı gömüp görmezden gelmeye çalıştığınız bir döngü olabilir. Siz görmezden geldikçe güçlenip yüzünüze vuran bir rüzgar gibi…
İnsan aklı öyle bir mekanizma ki kaçış yolları bulmak için muhteşem şeyler üretebiliyor. İçine sıkıştığınız döngüyü normalize etmek ve/veya için pek çok bahaneniz, kaçış alanınız olabilir. Hobilere aşırı sarılma, aşırı sosyalleşme, aşırı yeme, içme, hayata katılmaktan kaçınma vb.
Önemli vurgu, sıkışık hissettiğiniz konuda.
Son dönemde, sıkça çaresizlik hissine kapıldığınız konu ne?
Yapmanız gerekenlere cesaret edemediğiniz…
İçten içe yapabileceğinizi bildiğiniz, ama ertelediğiniz…
Uğraşmak istemediğiniz…
Gözünüzde büyüyen…
Bu konu aslında özünüzden yükselen bir açlığın sesi.
İnsan aç olduğunu hissedince bu ihtiyacını karşılamak için yemek yer. Ne kadar mantıklı, değil mi?
Gerçek benliğinizden yükselen açlığı doyurmak için bir şey yapmamak mantıklı mı peki?
Cevap basit değil mi? Mantıklı değil.
Peki neden duruyoruz?
Çaresizlik hissediyor olabilir miyiz?
Neyi, nasıl yapacağımızı bilemiyor olabilir miyiz?
Bunlar son derece insani değil mi?
Durumu kabullenmek bu noktada bir nebze rahatlatabilir.
Rahatlamak da önümüzdeki yolları görme ve değerlendirme yetimizi güçlendirebilir.
Bir de işin negatifine kapılıp kendini sabote eden bir çoğunluk var. Onlar için birkaç soru da burada…
Neyden korkuyoruz?
Neden olabilecek en kötü senaryoları düşünüp enerjimizi tüketiyoruz?
Neden kendimize sahip çıkmıyoruz?
Neden özümüzden yükselen açlığı anlamaya çalışmıyoruz?
Neden belirsizliği korku ile karşılıyoruz?
Neden korku kaynaklı davranıyoruz?
Neden özgürleşmeye cesaret etmiyoruz?
Neden sevgi kaynaklı davranmaya cesaret etmiyoruz?
Bunlar zor sorular.
Cevabı aramaktansa, kaçmak daha kolay geliyor.
Bu noktada içinde bulunduğumuz evrensel enerji akışı ve doğacak yeni ay yolumuza ışık tutuyor:
Kendine sahip çıkmalısın. Bunu sadece sen yapabilirsin.
Bunun için ilk adımları atma zamanı…
Bu noktada yapman gereken ilk şey: ANLAMAYA ÇALIŞMAK
Anlamaya çalışmak şifayı başlatır.
Kendi ihtiyaçlarımızı anlamak ciddi bir çaba istiyor.
Kararlılık istiyor.
Kendimize bakmayı, sessizleşmeyi, düşünmeyi, EN ÖNEMLİSİ hissetmeye izin vermeyi gerektiriyor.
Kendi üzerinde çalışmak, kendine bakmak zaman kaybı gibi gelirdi bana, daha birkaç yıl önceye kadar…
Sanki hayat yarışında geri kalıyormuşum gibi bir his verirdi.
Durduğum, kendimi anlamaya çalıştığım yıllar, meğer hayatımdaki en büyük yatırımımmış. Büyük dönüşümlerin ve şifanın kapısını açan yegane anahtarmış.
Nereye gideceğini bilmeyen, oradan oraya savrulur durur.
Nereye gideceğini anlamak için içeriye bakmak zorundasın.
Kendini anlamak için içeriye dönmek zorundasın.
Cevaplar dış dünyada değil.
Başka insanların tavsiyelerinde değil.
Kulağa çok klişe geliyor, biliyorum. Ama bunu anlamak zorundasın: İçeriyi değiştirmeden dış dünyada olan bitenler değişmeyecek.
İçeride olan biteni değiştirmek için hissetmeye izin vermen ve hislerin ardında olanı anlamaya çalışman gerekiyor.
İşte bunlara yatırım yapmak gereken bir yeni ay enerjisi altındayız.
Kendine yatırım yapmaya gönüllü olmazsan, beklenmedik, sert etkiler sana hep aynı yeri işaret etmeye, umudunu, hevesini kırmaya devam edecek.
Ta ki sen kendine sahip çıkmayı ve ilerlemeyi seçene kadar.
Bu satırlar içinde bir yerlere dokunuyor olmalı. Sana bir şey ifade ediyor olmalı. Aslında biliyorsun niyetlenmen gereken yeri, yeniyi…
Bilmiyorum diyorsan…
Veya kendini dinlemeye vakit ayırmak istiyorsan…
İlhama, cesarete ihtiyacın var ise Yeni Ay Meditasyonumuzda paylaşmaya bekliyorum. !6 Nisan Pazartesi akşamı saat 20:00’de, BodyFit Nişantaşı’nda.
Sevgiyle kalın & Sevgiyle beslenin!
Burcu Vurkaç
10 Nisan 2018, İstanbul